Kemalettin Şanlı / GEZİ YORUM > Backpacking > Tours Biking > Trekking 
Bisikletle CHIOS (Sakız Adası) 260 Km TURU
BİSİKLETLE İZMİR-ÇEŞME-CHIOS (SAKIZ ADASI)
İZMİR-ÇEŞME
20 Aralık 2014
Bisiklet, Rota (Sakız Adası)
Sabah erkenden yola çıkmayı düşünüyordum. Tüm kurallarımı hiçe sayıp biraz ağırdan aldım. Öğlenin 12 sinde Üçkuyular’daydım. Eski Çeşme yolunda ilerledikçe şehrin yoğun trafiğini ardımda bıraktım. Gayet açık bir hava ve 17-18 derecelik bir sıcaklık var. Kısa kollu termal t-shirt ile hiç üşümeden elli kilometre kadar pedalladıktan sonra İçmeler’ geldiğimde tırmanış başladı.
İnişlerde sürekli olarak rüzgarlık giyip terimi soğutmamaya çalıştım. İlk gün için yokuşlar biraz sert geldi. Fazla zorlamadan yumuşak viteslerle tırmandım. Düzlüklerde en sert pedalla sürat yapıp zamanı değerlendirmeye çalışıyordum. Hava kararmadan 80 kilometrelik yolun tamamlanması gerekiyordu. İlk molayı verdiğimde saat 15.00 ‘e gelmişti. Önümdeki son 35 kilometrelik aşırı tırmanışlı yolu ancak üç saatte tamamlayabildim.
Çeşme’ye girdiğimde hava kararmıştı. Genel olarak yol durumunun bisiklet sürüşüne uygunluğunu söyleyebilirim. Bazı olumsuzluklar da yok değil. Yolun son 40 kilometresinde fazlasıyla daralma ve asfalt bozukluğu var. Özellikle inişlerde çukurlara dikkat etmek gerekiyor. Fren kullanmadan inmek bence deli cesareti… Çünkü derin kasisler çok tehlike yaratıyor. Yolunuzun üzerinde çeşme bulma şansınız yok. Yine son 40 kilometrede bakkal veya marketle karşılaşmak mümkün değil. Kendinizle baş başa kalıyorsunuz…
Feribot biletini akşamdan almayı planlamıştım.Kış tarifesi olduğu için sefer sayısı azaltılmış. Yarın pazartesi… En yakın dönüş seferi ise Çarşamba sabahı… Yola çıkmadan önce internet üzerinden ön araştırma yaptığım için tüm planlarım günü gününe hazır. Çeşme’den Sakız Adası'na taşımacılık yapan birkaç şirket var. Bunlardan biri Yunanistan sermayesi. Ben Limana yakın bir Türk firmasının acentesinden bilet aldım. Gidiş-geliş ücreti olarak ödediğim para 21€ karşılığında 50 TL idi… Sabah saat 09.30 gemisine binmek üzere en az 30 dk önce limanda olmam gerektiği söylendi. Bisiklet için ise ekstra bir ücret ödemedim.
Bilet işini akşamdan halletmiş olmanın verdiği rahatlıkla Çeşme’nin karanlığına dalıp çarşıyı gezdim. Kış mevsimi olmasına rağmen ortalık oldukça hareketli sayılırdı. Sakız Adası’nda daha pahalı olabileceğini düşünerek birkaç kalem gıda alışverişi yaptıktan sonra çadır yeri için keşfe çıktım. Limanın güneyindeki Altınkum Mahallesi’ne yakın bir rehabilitasyon merkezinin karşısındaki yeşil alanda konakladım. Sabah yarışırcasına öten onlarca horoz sesi ile uyandım. Kurduğum saat alarmına hiç gerek kalmamıştı.
ÇEŞME-CHIOS(Sakız)
21-24 Aralık 2014
Saat dokuzda limanın giriş kapısındaydım. Genç gümrük memurlarının görev aşkı ile bisiklet çantalarımın tamamını indirip x-ray cihazından geçirmek zorunda kalıyorum. Daha önceki Yunan Adaları yolculuklarımda bu duruma düşmemiştim. Dolayısıyla gemiye en son binen ben oldum.
Deniz sakin. Yunanlıların “Hios” dedikleri (Biz “Sakız Adası” adını kullanıyoruz.) Chios’a yarım saatte vardık. Yolcu kapısından giriş yaparken özellikle bekleyip en sona kaldım. Giriş damgasından sonra geçiş kapısındaki kontrol memuru el işaretiyle geçmemi söylüyor. Hiçbir şekilde aramaya takılmadan rahatça giriş yapıyorum. Bu arada Türkçe basılmış ve ücretsiz dağıtılan tanıtım dergisinden de almayı ihmal etmedim. Oldukça içerikli ciddi bir çalışma olduğunu söylemeliyim.
Şehir içinde şimdilik fazla takılmadan güney yönüne pedallıyorum. Yol haritamı, güneyden sonra sırasıyla batıya ve kuzeye doğru yönelip bir daire çizip toplam 100 kilometrelik sürüşün ardından tekrar başlama noktasına varacak şekilde hazırladım. Mesafeyi üç güne böldüm. Ortalama günlük 50 kilometre pedal sallayarak üçüncü günümü Chios’da geçireceğim. Rotamda en önemli iki köy var. Bir tanesi Mesta, bir diğeri ise cepheleri siyah-beyaz renklerle motiflendirilmiş evleri ile tanınan Pirgi…
Ada, Yunanistan’ın beşinci büyük adası. Merkez yerleşimin dışında tüm bölgeler bin metreyi geçmeyen tepelerden oluşuyor. Neredeyse düz arazi bulmak mümkün değil. Sürekli uzun iniş çıkışlı yollarda pedallıyorum. Yolların kalitesi fena değil. Yaz mevsimi olmadığı için oldukça da tenha sayılır. Bazen saatlerce beni geçen bir araçla karşılaşmadım.
Ada, adını taşıdığı gibi sakızı ile ünlü… Sakız ağaçları sadece güneyde verimli oluyorlar. Son yıllarda fazlasıyla orman yangını yaşanmış. Sık sık yanık çam ağaçları görüyorum. Çeşme ile karşılaşmak mümkün değil. Köylerdeki tavernalardan açık su isterseniz ücretsiz veriyorlar. Suyun kalitesi fena değil. Kış mevsiminde olmamıza rağmen buzla yapılan meşhur kahveleri “Frape” ile her yerde karşılaşmak olasılığınız var. Tabi ki kurallarım içinde -hiç değilse- tempolu bisiklet sürüşlerimde gazlı içecek ve kafeinden uzak durmak var. Alkol de bu yasakların içinde, ama geceleri bir veya iki bira içerek protein ve karbonhidrat gereksinimimi gideriyor, kas yangısını önlüyor ve de sinirlerimi rahatlatıyorum. Özellikle de kış aylarında çadırda konakladığımda uzun gecelerin zaman geçirici eğlencesi oluyor.
Ortalama 500-600 metre rakımlı kıyı şeridi ve iç yollarda pedal sallıyorum. Hava mükemmel… Adanın ünlü plajlarından bir kaçını görme şansım oluyor. Pirgi Köyü’ndeki binaların dış cepheleri adeta sanat eseri gibi siyah-beyaz motiflerle bezenmiş. Tepede kurulu Elata Köyü’nün manzarasını uzun tırmanıştan sonra karşıdan seyrediyorum.
Elata,Chios(Sakız Adası)
Mesta Köyü de bir başka güzel… Girişte uygun fiyatlı bir kaç taverna var. Sardalye ızgara, kekikli peynir ve domatesli yunan salatasının yanında 20cl lik uzo için toplam 18 € (50 TL) hesap ödedim. Ülkemizde pek çok işletmede neredeyse sadece 20 cl rakı için istenen para… Köy meydanında resim çekerken yaşlı bir yunanlı ile sohbet ediyoruz. Tercümanımız elindeki koca bardakla frape içen Pakistanlı bir mülteci genç… Didim’den kaçak olarak adaya geçmiş. Altı yıldır burada… Yunan Ağabeyimiz ise elinde bir şişeyle takılıyor. İkramını geri çevirmiyorum. Bir mekana girip bardakla geri dönüp dolduruyor. Ben sek içmem, hemen bisikletin suluğundan çekiyorum üzerine… Ev yapımı incir rakısı olduğunu öğreniyorum. Alkol derecesi en az 55-60 derece…
Pirgi(Pyrgi),Chios(Sakız Adası)
Üç gün süren yaklaşık 100 kilometrelik ring turun sonunda dördüncü ve son günümü Chios merkezinde geçirdim. Şehirde tarihi yapıların iyi korunduğu söylenemez. Geçimlerinde en önemli kaynak, turizm… Son yıllarda Türk turistlerin kıymeti daha da bir anlaşılır olmuş. Mekanlarda “Türkçe Konuşulur, Türk Usulü Çay, Kiralık Araç” gibi pek çok Türkçe tabelalar asılı… Kiminle konuşsam Çeşme ve İzmir’e defalarca gittiklerini, özellikle alış veriş için tercih ettiklerini söylüyor. Lithi Köyü’nün papazı Constantin bunların dışında… O, Türkiye’ye yıllar önce sadece bir kere geçmiş… Fener Patrikhanesi’ni anlatmaya çalışırken göbeğimi çatlattı.
Lithi,Chios (Sakız Adası)Ada hakkında söylenecek daha çok şey vardır, diyebilirim. Damla sakızını en çok kozmetik ve gıda alanında kullanmışlar. Her istediğinizden tadabilirsiniz. Ben sadece damla sakızlı sütlaç ve kahveyi tercih ettim. Son anda sakızlı likörü denemek istedim, ama biraz pahalı bulduğum için vazgeçtim. Ona vereceğim parayla marketten 1 litrelik uzo satın almak daha mantıklı geldi. Daha önce denediğim bir markaya sadece 9 € ödedim.
Aklınızda bulunsun: Sadece Çeşme tarafında free shop var; ve fiyatlar bana pek makul gelmedi... Malesef ülkemizdeki bu shoplar ismi taşıdıkları halde pek de free değiller(!)
-Daha fazla fotoğraf görmek için tıklayınız!
"Bilgi, paylaşıldıkça çoğalır!" Başkalarının da yararlanmasını sağlamak için aşağıdaki modülleri kullanarak YORUM yapabilir, FACEBOOK'da paylaşabilirsiniz!
Yorumlar - Yorum Yaz