BÜYÜK İSKENDER'İN ŞEHRİ ÜSKÜP

 Makedonya Gezisi,16-18 Ocak 2012

Kızım, bir aylık sömestri tatilinin takvimini iki ay öncesinden öğrenir öğrenmez, İzmir kalkışlı Üsküp uçak biletlerimizi aldık...Pegasus şirketinin kış aylarında az müşteri ile de olsa ısrarla sürdürdüğü bu direkt uçuşun bir kişilik gidiş-geliş ücreti sadece 224 TL (93 €)...

Başkent Üsküp'ün tek havalanı Great Skander-Büyük İskender... Yeni diyebileceğimiz alanı yapan ve işleten bir türk şirketi...Buranın yerel saati Türkiye'den bir saat geri olduğu için, 1 saat 15 dakikalık uçuş süresine rağmen hiç zaman kaybı olmamış hissini yaşıyoruz.

Makedonya için vize gerekmiyor.Pasaport kontrolünde -özellikle ilk defa geliyorsanız-, pek çok ülkede olduğu gibi neden geldiğiniz ve nerede kalacağınız şeklinde sorularla karşılaşabilirsiniz.Bazen bunu ispatlamanız da istenebilir.Biz de daha önceden visa kartıyla  http://www.hostelbookers.com/  dan yaptırdığımız hostel rezervasyonumuzun çıktısını gösteriyoruz.Ayrıca geri dönüşümüzün de aynı havaalanından olacağını elimizdeki e-uçak bileti ile kanıtlayınca, memurla olan diyaloğumuz bir sorgulama olmaktan çıkıp şakalaşmaya dönüşüyor...

Şehir merkezi 20 km lik mesafede...Toplu taşımacılık yok.Sadece taksiye binmek zorundayız...Önceden öğrendiğimiz 20 Euroluk taksi ücretini, durakta gördüğümüz resmi fiyat listeleri de doğruluyor.Ama biz kendimize bir ortak bulmak için biraz bekleyip, şoförlerden kaçıyoruz.Pasaport kontrolünde yardımcı olduğum ilk defa yurt dışına çıtığı her halinden belli bir genç, aynı taksi ile gitmeyi sevinerek kabul ediyor.Taksici durumu farkettiği için 25 € alacağını söylüyor...Bu haksız teklife tepkimi hiç geciktirmeden çantamı koymaktan vazgeçiyor ve taksinin bagaj kapısını kapatıp, "biz de başka taksi bakarız" diyorum...

Merak edecek bir şey yok...Tabi ki yine aynı taksiye bindik...Şoförün sergilediği tutum, kendi ülkemizden tanıdığımız bir davranış...Şoförümüz sert tepki karşısındaki ezikliğini saklamaya çalışarak, insana yakışmayan yalakalıkla çantalarımızı araca kendisi yükledi...Ve şehir merkezine doğru yola çıktık...

Yol arkadaşımız olan genç (Adem) inerken 10 € ödeyerek teşekkür etti...Bir o kadar da biz verdik.Şoförümüz dönüş günümüzde -eğer kendisini telefonla arasak- bizi 15 € karşılığında havaalanına götürebileceğini söyledi.Bu teklif bizim ufkumuzu açmıştı...Taksiler dönüşte boş gittikleri için 10 Euroluk ücreti bile kabul edebilirlerdi...Ve öyle oldu...Tam yirmiiki gün sonraki dönüşümüzde, şehir merkezinden havaalnına sadece10€ ödedik...

                                                       * * *

Üsküp' de yıldızlı otellerin sayısı çok az...Var olan otellerde de fiyatlar  biraz yüksek...Öncelikli tercihim olan hostel konaklamaları en ucuz ve zevkli olanı...İstenirse tek veya iki-üç kişilik oda bulabileceğiniz gibi, eğer çok yataklı odada ranzalarda yatmayı göze alabiliyorsanız daha az para ödersiniz...Üstelik, odanızı paylaşacağınız sizler gibi bir başka ülkenin insaları ile tanışıp sohbet etmek, bilgi paylaşmak gibi bir avantajınız da var.

Biz önceden yaptığımız rezervasyonla dört kişilik dorm- koğuşta kişi başı 9 € ödeyeceğiz...Sekiz kişilik oda isterseniz, daha az ödersiniz.Sıcak su, ortak kullanımlı tuvalet ve banyonun yanında istediğimiz zaman yemek pişirebileceğimiz harika bir mutfağımız da var.Sabah kahvaltı ise bu fiyata dahil.Daha ucuzunu isterseniz, 6 € veya aşağı fiyatlara kadar yatak bulmanız mümkün.

(Bakınız: http://www.hostelbookers.com/hostels/macedonia/skopje/?gclid=CLzQ3PP_164CFcnP3wodeCZ8bA )

Otobüs ve tren istasyonu şehir merkezinde bitişik konumda kurulmuş.Kalacağımız Shanti Hostel buradan sadece 5-6 dakika yürüme mesafesinde…İşletmeciler Peter ve Brand adındaki iki delikanlı genç, kız arkadaşları ile beraber bizi karşılıyorlar.Kayıt ve ödeme yaptıktan sonra odamıza yerleşiyoruz...

Resepsiyon ortak kullanılan oturma salonunda…Aynı salonda mutfak ve buzdolabı mevcut.Sınırsız çay kahvenin yanında, “hoş geldin” ikramı olarak yerli yapım yüksek alkollü brendi ikram ediyorlar.Adına "raki-rakı" dedikleri su katılmadan içilen bu anasonsuz içki, daha sonra gezdiğimiz tüm balkan ülkelerinde karşımıza çıkıyor…Şehir hakkında bir harita çıkarıp bilgi veriyor Peter...Görülecek yerleri işaretliyor.Hostelin kartını da verip, darda kalırsak telefon açabileceğimizi tembihliyor.Karışık dillerle bol bol şakalaşıyoruz.Malumunuz, ülkemizdeki balkan göçmeni olan dostlarımızdan ve biraz da annemden edindiğim tek-tük Makedonca kelimelere, burada kullanılan bazı Türkçe kelimeleri de ekleyince İngilizcemiz daha geri planda kalıyor; daha ilk günden gençlerin vazgeçilmezi oluyoruz...

                                                  *  *  *

Üsküp, Vardar nehri ile ikiye bölünmüş.Nehir üzerindeki modern köprülerin yanı sıra en önemli köprüsü:Stone Bridge-Taş Köprü…1451-1469 yılları arasında Fatih Sultan Mehmet himayesinde yapılmış...Bu isimle de anılıyor. 214 metre uzunluk ve 6 metre genişliğindeki bu köprü, şehrin en önemli merkezi sayılan Makedonya Meydanı’nda…Trafiğe kapalı meydanda Yahya Kemal Üniversitesi’ne bağlı binanın tabelasını okuyabilirsiniz.Cadde boylarında ise sayısız Halkbank reklam tabelaları var.Alana devasa büyüklükte anıt heykeller dikilmiş.Bunlardan en önemlisi her yerde olduğu gibi, Makedonların haklı olarak övündükleri Büyük İskender heykeli…Oldukça yüksek.

Meydanın tren garına giden tarafında açık halk pazarını gezebilirsiniz.Ama, bu kara kış ayında bizdeki kadar lüks beklemeyin.Ucuz ve çok çeşitli yaz sebzelerini bulamasanız da, mevsim sebzelerinde fiyatlar uygun.Pazardaki giyim ve mutfak eşyası gibi ürünlerin çoğu ise Türkiye'den...

Pazardan çıkınca tren garajına giden Vardar Nehri'ne paralel caddenin başında Berlin’deki Brandernburg Gate’e benzeyen, ama altından trafiğin akmadığı  beyaz renkli bir yaya meydan girişini göreceksiniz…Asansörü çalışmasa da dev Gate’e iki tarafındaki merdivenlerden de çıkılıyor.Terasda şehri seyredebilir, en iyi manzara resimlerinizi alabilirsiniz…Onlarca cami ve minareden sonra karşı tepede dikilmiş devasa büyüklükteki bir haç dikkatinizi çekecektir.Siz iyimser olun; bunu, hıristiyan halkın müslüman kardeşlerine karşı yaptığı bir "nispet" olarak değerlendirmeyin.  

Meydana bağlanan caddelerde kafelerin modern koltukları gençlerle dolup taşmış…Doğrusu biz bu kalabalığı ülkedeki refaha değil, işsizliğe delalet olarak düşünüyoruz.Daha sonra konuştuğumuz insanların pek çoğu bu düşüncemizi doğruluyorlar.

Şehir merkezindeki tek görkemli AVM: Süper Vero Mall…Geceleri tüm şehirde saat 19.00 dan sonra içki satışı yasak olduğu için, akşam iş çıkışlarında içki reyonları bayağı kalabalık oluyor.Tabi ki, sabahlara kadar barlarda içki içebilmeniz mümkün.

Üsküp’te iki gün üst üste Taş Köprü ve çevresini keyifle gezdik…Buradan nehrin akış yönüne göre durduğunuzda soldaki Eski Üsküp tarafına geçtik.Türk çarşısındaki mekanlarda oturduk… Rendelenmiş soğan ve ince bir bazlama ekmek ile servis edilen “Cevapi” dedikleri köftelerden yedik…Bizim Tekirdağ köftesinin biraz fazla kimyonlusu olduğunu düşünebilirsiniz…”Boşnak böreği” ve “soğan dolması”nı da mutlaka tatmanızı öneririm…

Ülkenin neresinde olursanız olun, basit bir mahalle kahvesinde bile çayınızla beraber fişiniz geliyor…Fiyatlar çok ucuz.Kendi pişirme imkanınız olursa, bol bol ucuz kırmızı et tüketebilirsiniz.Biz öyle yaptık...

Özellikle ülkemizdeki  gibi kolay vergi toplama yöntemitercih edilmediği için, petrol ve keyif verici maddelere yüklenmek akıllarına gelmemiş.1 euro ile 60 Dinar alabiliyorsunuz…Benzinin litresi 120 MKD-2€, 0.5 litrelik bira 60 MKD-1€,sigaralar ise 80 MKD-1.20€…

Şehir içinde birden fazla kişi olmasanız bile yakın mesafelere taksi ile gidebilirsiniz…Şehirler arası ulaşımda tren, otobüslere kıyasla daha ucuz ama pek elverişsiz.Otobüsler ise eski model...Eğer kalabalık iseniz, taksiyle yüzlerce kilometre gideceğiniz yol için bile ödemeniz gereken kişi başı ücret, hiçbir zaman toplu taşıma araçlarının üzerinde olmayacaktır.Pazarlığın burada da “sünnet” olduğunu daima aklınızda bulundurun…

Görülecek yerler arasında bulunan,  "Eski Tren Garı, Üsküp doğumlu hayırsever Rahibe Teresa'nın anıtı ve evi, Taş Köprü, Kale, Osmanlı döneminden kalma Eski Şehir, Çarşı ve Osmanlı'nın Balkanlar'daki en güzel mimari mirasları arasında yer alan Mustafa Paşa, Sultan Murad ve Gazi İsa Bey Camileri, Davud Paşa Hamamı, Kapan, Sulu ve Kurşunlu Hanlar mutlaka gezilmelidir..." diyorum.

                                                          *  *  *

Makedonya ve Başkent (Üsküp) için yazacak çok şey var...Tek başına yurt dışı tecrübesi olmayanlar için denenecek kolay ve ucuz bir ülke...Kendinizi İstanbul'un eski Bayrampaşa ilçesine gelmiş kadar rahat ve huzur içinde hissedeceksiniz...Özellikle de Balkan dillerini biraz olsun biliyorsanız,  bu ülkede yabancı bir turist olduğunuzu ancak pasaportunuzu gösterek kanıtlayabilirsiniz...

Son akşamımızda, Balkan ülkelerini ring-daire olarak gezip İzmir'e dönüş uçuşu için tekrar bu şehire gelmek üzere, Shanti Hostel'dan vedalaşararak ayrıldık...Bahçenin küçük maskot köpeği Mamli, gençlerle beraber bizi uğurlayanlar arasındaydı...

Dün aldığımız biletlerle otobüsümüze binmek üzere, yürüyerek garaja geliyoruz...                                                                                                       

Yolluğumuz, sıcacık boşnak böreği;rotamız ise, Montenegro-Karadağ...

"Bilgi, paylaşıldıkça çoğalır!" Başkalarının da yararlanmasını sağlamak için aşağıdaki modülleri kullanarak YORUM yapabilir, FACEBOOK'da paylaşabilirsiniz!